Covid-19 pandemisi sırasında çalışma hayatında birçok değişiklik yaşandı. Birçok çalışan uzaktan çalışmayı deneyimlerken, aynı zamanda iş-yaşam dengesi beklentilerini de değiştirdiler. Bazı çalışanlar ofis ortamında çalışmanın daha verimli olduğunu söylese de birçok şirket yepyeni bir çalışma modeline geçti. Çalışanlara çalışma ortamı konusunda daha özgür bir seçim sunan hibrit çalışma modeline geçiş süreci, şirketlerin de çalışan motivasyonu ve verimliliğini artıracak yeni çözümler keşfetmelerine yol açtı.
Peki, son dönemde çokça duyduğumuz hibrit çalışma modeli nedir? Gelin daha yakından bakalım!
Bu çalışma modelini kısaca uzaktan veya yarı uzaktan – ofis tabanlı olarak tanımlayabiliriz. Yani haftanın belirli günlerinde ofisten, diğer günlerde ise uzaktan çalışmanıza olanak tanıyan bir çalışma kombinasyonu.
Bu çalışma modelinde öne çıkan bir diğer nokta ise çalışanlara mekân ve zaman esnekliği sağlaması ve ihtiyaçlar doğrultusunda iş-yaşam dengesini kurma imkânı sunmasıdır. Bu noktada özellikle pandemi döneminin etkisi, bu çalışma modeline olan talebi artırmıştır.
Hâlihazırda dünya genelinde birçok şirket hibrit çalışma modeline geçiş için hazırlık yapmaktadır.
Doğru İletişim En Önemli Rolü Oynar:
Özellikle uzaktan çalışırken, ekip içinde iletişim kurmak daha önemli hale gelir. Bu noktada hem yöneticiler hem de çalışanlar iletişimde ekstra çaba göstermelidir. Ayrıca, şirketlerin iletişimi ve iş birliğini kolay ve sürdürülebilir kılmak için özellikle teknolojiye yaptıkları yatırımlara odaklanmaları beklenmektedir. Öte yandan, çalışanların yöneticileri ile olan ilişkilerinde en büyük beklentileri anlayış ve rahat hissetmektir. Bu beklentiler belirsizliğe düşerse, çalışanların kaygı düzeyi artar ve bu da çalışma motivasyonlarının düşmesine neden olur.
Karşılıklı Güvenin Korunması Kritik Noktadır:
Uzaktan çalışma ile başarı elde etmek için karşılıklı güven gereklidir. Bu durum hibrit çalışma modelinde de öne çıkar. Doğru iletişim, güven duygusunu artırmada ve sürdürmede büyük rol oynar. Yöneticilerin iletişim yöntemlerini yeniden yapılandırmaları önemlidir. Son araştırmalar, hibrit model gibi esnek çalışma yöntemlerinin motivasyonu ve verimliliği artırmada ve yaratıcılığı ortaya çıkarmada özellikle etkili olduğunu göstermektedir. Bunun sürekliliğini sağlamak için ekiplerin güvende hissetmesi ve yöneticilerin iş süreçlerini yönetmelerinde onlara destek olması önemli rol oynar. Bu noktada dikkat edilmesi gereken konu, iş yükü dengesinin korunmasıdır.
Empati Esastır:
Empati duygusunun iletişimin en temel unsuru olduğu unutulmamalıdır. Empati kazanmak ve geliştirmek pratik yapmaya bağlıdır. Özellikle yöneticiler ve ekip liderleri bu konuda kendilerini geliştirmeye özen göstermelidir. Ev ortamında çalışma motivasyonunu etkileyen birçok faktör vardır. Çocuklu ebeveynler, çalışırken dikkat dağınıklığından en çok şikayet edenlerdir. Öte yandan, aile veya sağlık sorunları olan çalışanlar, esnek çalışma modelini diğer çalışanlardan daha fazla talep etmektedirler. Bu nedenle yöneticilerin bu noktada adil bir yaklaşım benimsemeleri gerekmektedir. Bu yaklaşım sayesinde güçlü ilişkilerin kurulması ve kişisel sorunların daha rahat paylaşılması sağlanabilir.
Çalışan Özerkliği Güçlendirilmelidir:
Verimli bir çalışma için her çalışanın ihtiyaçları ve beklentileri farklıdır. Bazı çalışanlar aile hayatında zaman geçirmek istedikleri için erken başlayıp erken bitirmeyi tercih ederken, bazı çalışanlar gece geç saatlerde daha iyi odaklanabildiklerini söylemektedirler. Bu noktada, hibrit modelle çalışmanın mekânsal esnekliğinin yanı sıra zaman açısından da esneklik sağlanmasının hem verimlilik hem de motivasyon açısından faydalı olacağı düşünülmektedir.